Searching...
21 Aralık 2013

Bilim İnsanları, Farelerde Yaşlanmayı Geri Çevirmeyi Başardı!

01:16
Bilim İnsanları, Farelerde Yaşlanmayı Geri Çevirmeyi Başardı!



Avusturalyalı ve Amerikalı bilim insanları farelerde kas yaşlanmasının etkilerini geri çevirebilecek bir bileşik geliştirdiler ve bunun, insan yaşlanmasını geri çevirmek konusundaki anahtarlardan biri olduğunu söylediler.

Deneylerde, bu bileşik farelere daha fazla enerji verdi, iltihapları azalttı ve insülin direncine karşı ciddi gelişmeler sağladı. Bilim insanları bunun, yaşlanmayı sadece yavaşlatmadığını, aynı zamanda geriye çevirdiğini söylediler. Bir diğer deyişle bu değişimin, 60 yaşındaki bir bireyin 20 yaşında hissetmesi gibi olduğunu aktardılar. Üstelik, insan üzerindeki denemelerin sadece 1 yıl içerisinde başlayabileceğini belirttiler. Araştırma sonuçları 19 Aralık 2013'te Cell dergisinde yayımlandı. New South Wales Üniversitesi'nde görev alan ve Harvard Tıp Okulu'nda arkaplanı bulunan genetik bilimci Prof. Dr. David Sinclair şunları söylüyor:

"20 yıldır moleküler düzeyde yaşlanma üzerine çalışmaktayım ve yaşlanmanın tersine çevrilebileceğini göreceğim bir günü yaşayabileceğimi hiç sanmıyordum. Biraz bile yavaşlatabilsek kendimizi şanslı sayarız diye düşünüyordum. [Deneydeki] fareler, daha fazla enerjiye sahip oldular, kasları sanki egzersiz yapmış gibi güçlendi ve diyet-egzersiz ikilisinin etkilerini sadece 1 hafta içerisinde elde ettik. Bunun, insanların daha uzun süreler sağlıklı kalmasını sağlayacağını ve yaşlanmadan kaynaklı hastalıklara yakalanmalarını önleyeceğini düşünüyoruz."

Araştırmacılar, yaşlı farelerdeki belli başlı hastalıkları da incelediler. Prof. Sinclair devam ediyor:

"Diyabete, kas zayıflığına veya zaafiyetine, artirit gibi hastalıklara neden olan iltihaplanmalara da baktık. Yaşlanmanın tüm bu olumsuz etkileri tersine dönmüştü ve bu, oldukça çarpıcı bir sonuç."

Ekiplerinin, kas da dahil olmak üzere tüm kaslarda bulunan ve yaşlanmaya neden olan yeni bir sebebi keşfetiklerini belirtiyor ve şunları söylüyor:

"Düşündüğümüz şu: vücudumuzda iki set kromozom bulunuyor. Kromozomların bildiğimiz kısımlarına genom diyoruz ama bir de üzerinde çok düşünmediğimiz diğer DNA'larımız var: annelerimizden aldığımız mitokondriyal DNA'larımız. Bulgularımıza göre, yaşlanma süresince bu iki genom veya kromozom, birbiriyle pek konuşmuyor. Bu tıpkı, evli çiftlerin ilk evlendiklerinde birbirleriyle konuşmaları ama aradan 20 yıl geçince, en azından bazı vakalarda, bu iletişimin sona ermesi gibi. Bundan yola çıkarak, biz yaşlandıkça giderek azalan bir kimyasal keşfettik. Kısa adı NAD olan bu kimyasalın uzun ismi Nikotinamid adenin dinükleotit. Biz gençken NAD seviyelerimiz oldukça yüksektir. Eğer egzersiz ve diyet uygularsak, bu seviye yüksek kalır. Ama tıpkı deneyimizdeki fareler gibi, bizler de yaşlandıkça, bu kimyasalın seviyesi %50 civarında azalır. İşte bu yüzden, geliştirdiğimiz ilacı vererek bu kimyasalın düzeyini arttırabiliriz."

Araştırmanın ikinci aşaması insan denekleri içeriyor ve muhtemelen önümüzdeki sene başlayacak. Prof. Sinclair bu kimyasalın kolayca erişilebilir hale ne zaman geleceğini tahmin etmek istemiyor; ancak bu süreci hızlandıracak bir firma kurduğunu belirtiyor. Son olarak şunları aktarıyor:


"Eğer ki insanlarda denemeyi başarabilirsek, bu araştımalar milyonlarca dolar tutacak ve bunları yapabilmemiz için, paraya ihtiyacımız var. Mekanizma bu."


Çeviren: ÇMB (Evrim Ağacı)

Kaynak: ABC

10 yorum:

  1. İnsanlarda denemezler inşAllah, Allah'ın alacağı canı bile işe karıştırıyorlar.

    YanıtlaSil
  2. umarım insanlarda da işe yarar :D

    YanıtlaSil
  3. insanlarda 500 yıla kadar çıkacağı ile ilgili bir çalışma vardı

    YanıtlaSil
  4. Yok aslında Melisa hanım bilim adamlarının biyolojik olarak insanların 500 yıla kadar yaşatabileceği açıklandı haber burada ; http://bilimtrue.blogspot.com.tr/2014/02/hucrelere-mudahale-ile-500-sene.html

    YanıtlaSil
  5. bakalım neler olacak? :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merak etmeyin, inanalım ki, bu hayat düzelsin

      Sil
  6. Aslinda insan bedeni 500 yil hatda 500dende fazla yaşa bilecek şekilde yaratildi Allah tarafindan. Bu kanitlanmişda birşeydir zaten. Ama sonralar bunu bozduk. Insanlar kendileri diş etkenler nedeniyle bunu bozdu. Hem cismimiz kisaldi, hemde onemlisi Ömrümüz Kisaldi. InşaAllah David Sinclarde insanlar uzerinde başarili ola bilirde Nuh Peygamber gibi 900 yil olmasa bile bari 150 yil yaşariz.

    YanıtlaSil
  7. Evet size katılıyorum @Unknown. İnsanlar gerçekten kedini bozdular. Dünyayı da kirlettikçe ölüme daha yakın oluyoruz maalesef..

    YanıtlaSil