Searching...
5 Ekim 2013

"Ampul" diyene 235 gün hapis!

11:32
"Ampul" diyene 235 gün hapis
Giresun’da eğitim sisteminin paralılaşması ile ilgili bir basın açıklamasında “Ampul Tayyip” şarkısı söyleyen Genç Umut üyesi 7 lise öğrencisine 235′er gün hapis cezası verildi. Dava sürecinde savcıya işini Erdoğan’ın avukatları öğretti, tarafsızlık davranılmadı, ‘ampul’ sözcüğünü hakaret sayıldı.
Sendika.org sitesinin haberine göre; Genç Umut üyesi lise öğrencileri, 2 Ocak 2011 günü eğitim sisteminin paralılaşması ile ilgili yaptıkları bir basın açıklamasında bir sokak tiyatrosu gerçekleştirmiş, oyunun sonunda ise hep bir ağızdan “Ampul Tayyip” şarkısını söylemişlerdi. “Ampul Tayyip” şarkısı söyleyen liseliler hakkında savcılık, olağanüstü bir hızla soruşturma açmış, liseliler haklarında açılan soruşturmayı “Bizde ampule ampul derler” pankartının açıldığı bir basın açıklaması ile kınamıştı. Giresun Halkevi üyelerinin de destek verdiği basın açıklamasında bir kez daha “Ampul Tayyip” şarkısı söylenmişti.
İki basın açıklamasının ardından Giresun 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından lise öğrencilerine, Giresun 2. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından Halkevleri üyelerine “Başbakana görevinden ötürü hakaret” iddiası ile dava açılmıştı.
SAVCI BAŞBAKANLIK'A İHBAR ETTİ
Savcı Zühal Şinoforoğlu’nun, dava açmadan önce Başbakanlık’a “gizli” kodlu bir yazı yazdığı ve yazısında “Sayın Başbakan”ın şahsına Giresun’da bir hakaret eylemi gerçekleştirildiğini, başbakanın bu konuda şikayetçi olup olmadığını sorduğu iddia edildi
AVUKATLAR SAVCIYA İŞİNİ ÖĞRETTİ
Savcının ihbarına Başbakanlık değil ama Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsi avukatları tarafından yanıt verildi. Yanıtta “Başbakanın bir kamu görevlisi olduğu, kamu görevlisine hakaret edilmesinin tespiti halinde herhangi bir şikayet aranmaksızın savcılıkların kendiliğinden soruşturma yürütmesi gerektiği” savcıya söylendi.
Erdoğan’ın avukatları, soruşturmanın sadece “hakaret” değil, cezası daha ağır olan “kamu görevlisine hakaret” kapsamında yürütülmesi için savcılığa talimat niteliğinde telkinde bulundu.
ADALET BAKANLIĞI “DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ” DEDİ
Savcı Şinoforoğlu, soruşturma konusunu Adalet Bakanlığı’na da bildirerek davayı nasıl açması gerektiğini sordu. Adalet Bakanı Sadullah Ergin imzalı 30 Ocak 2012 tarihli yazıda Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına atıfta bulunuldu. Ergin imzalı yazıda şu ifadelere yer verildi:
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. maddesinde yer alan ifadeyi açıklama özgürlüğünün ‘sınır tanımayan’ bir değere sahip olduğu, böyle bir özgürlüğü halkın büyük bir kesimini rahatsız etse dahi koruma kapsamında kalacağı, nefret ve kin duygusu aşılamanın söz konusu olmadığı, esasen eleştiri hakkının Anayasa’mızda güvence altına alınan ifade özgürlüğünün doğal bir parçası olduğu, kişilerin bu hakkı kullanmaları sonucu ortaya koydukları düşüncelerin suç oluşturmayacağı; ağır sert veya incitici nitelikte de olsa eleştiri hakkı kullanıldığında kişiye yaptırım uygulanmayacağı, bu hususun çoğulcu demokrasilerin vazgeçilmez bir unsuru olduğu, eleştirinin kişiye verilmiş bir hak olduğu, pek çok yasa metninde de ‘Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz’ hükümlerinin yer aldığı…
SAVCI İKNA OLMADI…
Başbakanlık’tan “şikayetçiyiz” yanıtı alamayan, Adalet Bakanlığı’ndan ise “düşünce özgürlüğü” yanıtı alan Savcı, davayı açmakta diretti. 8 Kasım 2012 tarihli iddianame ile tamamı 18 yaşından küçük 7 Liseli Genç Umut üyesi hakkında “Başbakana hakaret” iddiasıyla yargılama yapılması istendi. İddianamede suçun alenen işlenmesi ve kamu görevlisine görevinden ötürü hakaret edilmesi sebebiyle “ağırlaştırıcı şartlar uygulanması” da talep edildi.
AMPUL’UN ANLAMI NE
Savcının herhangi bir yasal dayanak elde etmeksizin tanzim ettiği iddianamede, hakarete gerekçe olan “ampul” sözcüğünün “bazı kesimler” tarafından “Başı bedeninden büyük, beceriksiz, ahmak, çağın gerisinde kalmış, yobaz insan” anlamında kullandığı iddiasında bulundu.
İddianamede herhangi bir dil sözlüğüne atıfta bulunulmazken, “bazı kesimler”den kimlerin kast edildiği ise anlaşılamadı.
Savcı iddianamesinde zorlama tanımlamalar yapmanın yanı sıra liseliler lehine delil toplama ve tarafsız değerlendirmeler yapma yükümlülüğünü de açıkça ihlal etti. İddianamede Adalet Bakanlığı’nın düşünce özgürlüğüne ilişkin yazısı yer almadı.
Liseliler de mahkemede şarkıyı söylediklerini, şarkının hakaret kastı taşımayıp eleştiri sınırları dahilinde olduğunu belirtti. Ampulün bir parti amblemi olduğunu hatırlatan Liseli Genç Umut üyeleri, “Her futbol izleyicisinin bildiği kadar hakaret biliyoruz. Hakaret etmek istesek edebilirdik” dedi.
MAHKEME “AMPÜLÜ” HAKARET KABUL ETTİ
Mahkemede de somut olay değil, şarkı söyleyenlerin soyut niyetleri yorumlandı ve hakaret iddiası yerinde görüldü. Basın açıklaması sırasında şarkı söylemek “alenen hakaret”sayılarak dava açıldı.
Mahkeme iddianameyi kabul ederek aynı zamanda AKP’nin amblemini teşkil eden ampulün, “Başı bedeninden büyük, beceriksiz, ahmak, çağın gerisinde kalmış, yobaz” anlamına geldiğini de tescil etti.
235 GÜN CEZA
Basın yoluyla işlenen suçlar kapsamında, “kovuşturmanın ertelenmesi” verilmesi gereken dosyada dava görülmeye devam etti ve ifade hürriyetini koruyucu yasaların uygulamada karşılığı olmadığı da bir kez daha görüldü.
Giresun 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın beşinci duruşma sonucunda Liseli Genç Umut üyelerinin üçüne tek eylemden ötürü, diğer dördüne iki ayrı eylemden ötürü 235′er gün hapis cezası verildi.
Verilen cezalar propaganda kapsamında sayılmayarak herhangi bir ertelemeye tabi tutulmadı ve günlüğü 20′şer liradan paraya çevrilerek 4700 ile 9400 lira olarak liselilere yansıtıldı.


0 yorum:

Yorum Gönder